1. Anasayfa
  2. PEYGAMBERİMİZ

Peygamberimizin Gördüğü Her Rüyanın Gerçekleşmesi

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (S.A.V.)'e vahiy uykudayken gelmiştir. Rüyasında ne görüyorsa aynı şekilde gerçekleşiyordu.

Peygamberimizin Gördüğü Her Rüyanın Gerçekleşmesi
Peygamberimizin Gördüğü Her Rüyanın Gerçekleşmesi
0

Peygamberimizin Gördüğü Her Rüyanın Gerçekleşmesi

İlahi tedrisatın, kitap, defter ve kalemden müstağni olarak cereyan ettiği bu talim ve feyz dersanesinde, Peygamber Efendimiz, Rabbiyle kendisi arasında ebedi bir sır mahiyetinde dersler okudu. Vahy-i ilahiye hazırlandı.

Bu hazırlığın ilk altı aylık safhası, akıl çerçevemize sığabilen yönüyle “rüya-yı sa­dıkalar” sûretinde gerçekleşmiştir. Yani Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, rüyasında ne görü­yorsa, o aynen tahakkuk ediyordu. Hazret-i aişe -radıyallahu anha- şöyle buyurur:

“Nebiyy-i Ekrem Efendimiz’e gelen vahiy, uykuda rüya-yı saliha (sadık rüyalar) şeklinde başlamıştır. Gördüğü her rüya, sabah aydınlığı gibi açık-seçik gerçekle­şirdi.” (Buhari, Bed’u’l-Vahy, 3)

Nübüvvet, çok büyük ve ağır bir vazife olduğundan, Peygamber Efendimiz’in bu mühim vazifeyle ülfet etmesi ve ona hazırlanması için Cebrail -aleyhisselam- kendisine evvela rüyada gelmeye başlamıştır.

Alkame bin Kays’tan rivayet olunduğuna göre, peygamberlere gönderilen haberler, emir ve nehiyler, kalpleri sükûnet buluncaya kadar evvela rüyada verilir, daha sonra da vahiy olarak indirilirdi.(İbn-i Kesir, el-Bidaye, III, 55)

Bu sebeple peygamberlerin vahiy alma yollarından biri de rüyadır. Buna İbrahim -aleyhisselam-’ın ayet-i kerimede bildirilen:

“…Yavrucuğum! Rüyada seni boğazladığımı görüyorum; bir düşün, ne dersin?…” (es-Saffat, 102) sözü delildir.

Bununla birlikte, peygamberlerin gözleri uyur, kalpleri ise uyumaz.(Buhari, Menakıb, 24) Dolayısıyla onların rüyada da vahiy almalarına hiçbir mani yoktur.

Hazret-i Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- daha sonraları sadık rüya hakkında; “Nübüvvetin kırk altıda biridir…” buyurmuşlardır. (Bu­ha­ri, Tabir, 26; Müs­lim, Rüya, 6)

Gerçekten bu altı aylık müddet, yirmi üç yıl süren peygamberliğin -zaman itibarıyla- kırk altıda birine teka­bül etmektedir.

İlginizi Çekebilir

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir